Muhammed peygamberi ve dolayısıyla Kur'an'ı nasıl inkar ettiler?
-
11:13HUD, 13
"Onu (Kuran'ı) o uydurdu" mu diyorlar? De ki: "Haydi ona benzer, uydurulmuş on sure getirin. Allah'tan başka tüm dostlarınızı da çağırın, doğru sözlülerseniz!"
-
16:103NAHL, 103
"Ona bir insan öğretiyor" biçimindeki sözlerini elbette biliyoruz. Amaçladıkları kişinin dili yabancıdır, bu ise apaçık Arapça bir dildir.
-
21:3ENBİYA, 3
Kalpleri pervasızdır. Zalimler gizlice birbirleriyle görüştüler: "Bu adam sizin gibi bir insan değil mi? Göz göre göre büyüye mi kapılacaksınız?"
-
25:4FURKAN, 4
İnkar edenler, "Bu, başkalarının yardımıyla onun uydurduğu bir yalandan başka bir şey değildir," diyerek haksız ve asılsız bir tez ortaya koydular.
-
25:5FURKAN, 5
Dediler, "Yazıp durduğu şey evvelkilerin masallarıdır; gece gündüz kendisine dikte edilmektedir."
-
7:184ARAF, 184
Düşünmezler mi? Arkadaşlarında hiçbir delilik yoktur. O, ancak apaçık bir uyarıcıdır.
-
11:12HUD, 12
"Ona bir hazine, yahut onunla birlikte bir melek inmeli değil miydi," dedikleri için belki göğsün daralacak ve sana vahyedilenin bir kısmını terkedeceksin. Sen yalnız bir uyarıcısın; Allah her şeyi kontrol edendir.
-
15:6HİCİR, 6
Dediler ki: "Ey kendisine zikir (mesaj) indirilmiş olan, sen bir delisin."
-
17:47İSRA, 47
Seni dinlerlerken nasıl işittiklerini ve kendi aralarında konuşurlarken zalimlerin, "Siz sadece büyülenmiş bir adamı izliyorsunuz," dediklerini iyi biliyoruz.
-
21:36ENBİYA, 36
Kafirler (gerçeği örtenler) seni gördüklerinde, "Tanrılarınızı diline dolayan bu mu," diye alaylarına hedef yapmaktan başka bir tepki göstermiyorlar. Rahman'ın mesajını tümüyle inkar etmektedir onlar.
- 23:69MÜMİNUN, 69
Yoksa, kendilerine gönderilen elçiyi tanımadıkları için mi onu inkar ediyorlar?
-
23:70MÜMİNUN, 70
Yoksa, onun deli olduğuna mı karar verdiler? Halbuki onlara gerçeği getirmişti. Ne var ki onların çoğu gerçekten hoşlanmaz.
- 25:7FURKAN, 7
Ve dediler, "Nasıl olur da bu elçi yemek yiyor ve çarşılarda dolaşıyor? Kendisiyle birlikte uyarıcı olarak bir melek inseydi ya!"
-
25:8FURKAN, 8
"Yahut kendisine bir hazine atılsaydı, veya kendisinin bir bahçesi olsaydı ve ondan yeseydi!" Hatta zalimler, "Siz, büyülenmiş bir adama uyuyorsunuz," dediler.
-
25:9FURKAN, 9
Bak, senin için ne örnekler verdiler de saptılar, yolu asla bulamayacaklardır.
-
25:41FURKAN, 41
Seni her gördüklerinde seni alaya alırlar: "Allah'ın elçi olarak gönderdiği kişi bu mu?"
-
43:31ZÜHRUF, 31
"Bu Kuran, şu iki kentten ünlü ve büyük bir adama indirilmeli değil miydi?" dediler.
- 25:42FURKAN, 42
"Direnmeseydik, neredeyse bizi tanrılarımızdan saptırıp ayıracaktı." Azabı gördüklerinde kimin gerçekten sapık yolda olduğunu öğreneceklerdir.
-
34:46SEBE, 46
De ki, "Size bir tek öğüdüm var: Allah için ikişer ikişer, yahut teker teker kalkın, sonra düşünün. Sizin arkadaşınızda bir delilik yoktur. O sadece, çetin bir cezadan önce sizi uyaran birisidir."
- 37:35SAFFAT, 35
Kendilerine "La ilahe illa Allah" denildiğinde büyükleniyorlardı.
-
37:36SAFFAT, 36
"Tanrılarımızı deli bir şair için mi terkedeceğiz?" diyorlardı.
- 44:13DUHAN, 13
Mesaja aldırış etmediler. Halbuki kendilerine apaçık bir elçi gelmişti.
-
44:14DUHAN, 14
Sonra ondan yüz çevirdiler ve, "Öğrenim görmüş bir deli!" dediler.
-
51:52ZARİYAT, 52
İşte böyle, onlardan öncekilere her ne zaman bir elçi geldiyse, "Bu, bir büyücüdür," yahut "Bu bir delidir," derlerdi.
-
52:29TUR, 29
Sen öğüt ver. Rabbinin sana olan iyiliği sayesinde sen ne bir kahinsin, ne de deli.
-
68:2KALEM, 2
Sen Rabbinin nimetiyle delirmiş değilsin.
-
68:51KALEM, 51
Mesajı işittikleri zaman, inkarcılar neredeyse seni gözleriyle yiyeceklerdi. "O, delidir!" diyorlardı.
-
81:22TEKVİR, 22
Arkadaşınız deli değildir.